23.01.2017

Gittim... Bittim...

 Kitap okumak faydalı tabii de bence ne okuduğun daha önemli. Önceden her bulduğumu okur maksat merakım dinsin derdim. Anlayıp anlamadığıma gelince de orası şüpheli işte. İnadım inat, sıkılırsam uyuyarak ta olsa o kitabı bitiririm. Soran olursa, bitti mi? Bitti. O kadar! Sonrasında aklım başıma geldi. Yıllarca kendime pay çıkartabileceğim yazarların kitaplarını okumayıp, hayal ürünü tuhaf yaratıkların çoklu ilişkilerin yaşadığı gençlik adı altında çakma aşk kitaplarını okuduğum için bu yaşıma kadar çok şey kaybetmişim diyorum.

   Çekirdek’in isyanına müdahale olarak iş çıkışında, büfeye uygun fiyata güzel korku kitapları geldiğini bildiğimden birkaç tane edinebilmek için her gün gittiğim yolun ters istikametine doğru yürüdüm. Kapalı çarşının içine girer girmez motor üstüne oturmuş birbirleriyle şakalaşan Atom’un çocukluğumuzdan beri samimi olduğu iki arkadaşını fark ettim. Onlarda beni görünce Tılsım, diye seslendiler. Bunları gördüm ya tamam. Dünyayı unutabilirim! İyi olacak hastanın ayağına doktor kendi gelirmiş mantığına sevinmekten, doktorun ayağına zorla gitmis olabilecegim aklımın ucundan bile geçmedi. Atomla balayına çıksam bu kadar sevinmem. Ağzım kulaklarımda durdum karşılarında. Eskişehir de hala ne bok yiyor? desem diyemiyorum. Pat diye de sorulmaz ki simdi. Hem hiç mi gurur yok bende? En iyisi rahat olmak laf döner dolaşır nasılsa oraya gelir diyerekten durup bekledim.
 
    Nasılsın faslını geçtikten hemen sonra okula gittiğimi söyledim. Bu haber Atom’u bulur du elbet. Yalnız ne okulu olduğunu söylemiyorum çünkü hala bana bile çekici gelmiyor. Adamlar üniversiteyi bitirdi artık zevk için dershanelerde şurada burada takılıyorlar. Yok, efendim neymiş puan yükselteceklermiş de... ben hala ıkınıp sıkınıyorum. Bulsam kendim gibi birini aslında belki de hayatımı yaşarım. Olur ya herkes dengine demişler. Ama yok bendeki kapasite belli, illa Atom! Diye düşünürken, içlerinde şimdiye kadar en samimi olduğum pat diye konuştu yüzüme gözüme. Hatta bildiğin tükürdü! Benden önce onların söyleyecekleri varmış demek.

   “Atom nişanlanıyor!”

  
 Şoka girdim. Yok artık! Böylede hemen söylenmez ki Lan! İnsan bi yoklar. Üzülme der ne bileyim bir şeyler der işte. Onca yıl aynı serviste aynı okullara gittik geldik. Hiç hatırımız yokmuş gerçekten. Duygusuz hıyar! Neyse ki hiç istifimi bozmadım. Otuz iki dişimi yinede kapatmadım. Gülmeye devam, eee ne güzel hayırlısı olsun. Ne yapayım? Diye çıkıştım. Hesaplarımda bu yoktu, mümkün mü acaba? Allah belanı Atom… Yok, bu ağır olur. Tamam, Tılsım sakin ol.

  “Geçenlerde telefonla konuştukta, çok mutluyum aradığım aşkı buldum evleneceğim dedi yani… Atomu hiç bu kadar ciddi görmemiştim. Sevindim onun adına valla. Sonunda Atomu çekecek bir kız çıktı. (bana mı laf soktu bu?) Öyle her şeye tavır alıp trip yapmıyormuş. (fena girdi bu laf ya) Sevdiği için her şeye katlanabilecek bir kız demek ki.”  “Anladım dolaylı yoldan unut onu diyorsun?” dedim.

   “Evet, yani Atomun mutluluğunu istersin herhalde. Haftaya burada olacak” dedi.

   “Haklısın çok isterim mutlu olmasını. (özelliklede ben mutsuzken) Bir önemi yok, görüşürüz sonra (görüşmeyelim asla)”dedim.  Gittim... Bittim.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Vaktinizi ayırıp okuduğunuz için teşekkürler. Yorum bırakmayı unutmayın ... ^.^